Haberde, Türkiye’nin ayrıca aranan iki kişinin iadesine dair belgeleri de Alman yetkililere sunduğu, fakat Almanya’nın söz konusu kişilerin Almanya’da olup olmadıklarını tespit edemediği bilgisi de yer alıyor. Alman basınında yer alan haberlerde, iade belgeleri iletilen kişilerden birinin Ergenekon davalarının savcısı Zekeriya Öz olduğuna dair tahminler dile getiriliyor.

Federal Meclis tarafından henüz yayınlanmayan Alman hükümetinin yanıtında, Gülen hareketiyle ilişkilerin minimuma indirildiği ve mevcut işbirliğinin sonlandırıldığı bilgisinin de yer aldığı belirtiliyor.

Soru önergesini veren Sol Parti milletvekili Ulla Jelpke’ye göre, Almanya Gülen hareketi mensuplarının Türkiye’de politik takipte olup olmadığı sorusuna net yanıt vermekten kaçınıyor. Jelpke, Almanya’nın bu tutumunun Böhmermann krizi, Kürt sorunu ve vize serbestisi konularının sığınmacı anlaşmasını yeterince sıkıntıya soktuğu için yeni bir tartışma konusu açmak istememesine bağlıyor. Jelpke, Almanya’nın Gülen hareketiyle ilişkilerini düşük seviyede sürdürmesini, bir gün Türkiye’de iktidar gücünün değişme olasılığına bağlıyor.

Gülen hareketinin Almanya genelinde 100 civarında dershane, yaklaşık 30 özel okul, vakıf, meslek odaları ve medya şirketlerinin bulunduğu belirtiliyor.