Ülkelerinde yaşadıkları siyasi baskı, işkence ve tutuklama tehdidi nedeniyle başka ülkelere göç etmek zorunda kalan ve bu ülkelerde siyasi sığınma talebinde bulunan politik sığınmacılar, faşist TC devleti tarafından çıkarılan İnterpol aramaları nedeniyle sürekli tehdit ve baskı altında bulunmaktadırlar.
Siyasi sığınmacılar tanınmış haklarının tersine, çıkarılan İnterpol aramaları nedeniyle seyahat özgürlüğü sınırlanmakta, sürekli tutuklanma ve geri iade saldırısına maruz kalmaktadır. Avrupalı emperyalist devletler tarafından taciz edilmekte, hapishanelerde tutulmakta ve geri gönderilme tehdidi altında kalmaktadır.
Daha önce İnterpol aramaları gerekçesiyle birçok kişi Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde tutuklanmış, aylarca hapishanelerde tutulmuştur. Yine birçok kişi de TC devletine iade edildiğinde onlarca yıl hapis yatacağı bilinmesine rağmen, geri iade edilmiştir.
Son olarak 15 Aralık gecesi İsviçre’de siyasi oturumlu olan Nusret Gözüpek, Almanya`ya yaptığı bir ziyaret sonrası arkadaşıyla birlikte Waldorf karayolunda Alman polisi tarafından yapılan kontrol de İnterpol araması gerekçesiyle gözaltına alınmıştır.
Nusret Gözüpek, Türkiye’de TKP/ML davasından 3 yıl 4 ay hapis yattıktan sonra 2013 yılında İsviçre’ye gelerek siyasi sığınma talebinde bulunmuştur. 2014 yılında siyasi sığınma talebi kabul edilmiş ve tüm hakları kabul edilmiştir. İsviçre’nin Basel kentinde yaşayan Gözüpek, uluslararası sözleşmelerle tanınmış hakları yok sayılarak TC devletinin rutin ve altı boş gerekçelerle çıkardığı İnterpol aramasına dayanarak Alman devletinin açık bir saldırısına uğramıştır.
Uluslararası hukukun önemli bir parçası olan Cenevre Mülteciler Sözleşmesi’ne göre mülteciler devletlerin iade taleplerine karşı koruma altındadır. Emperyalist devletler, kendi çıkardıkları yasaları bile hiçe sayan hukuki kararların altına imza atmaktadır.
Cenevre Sözleşmesi’nin 33/1. maddesine göre: “Hiçbir Taraf Devlet, bir mülteciyi, ırkı, dini, tâbiiyeti, belli bir sosyal gruba mensubiyeti veya siyasi fikirleri dolayısıyla hayatı ya da özgürlüğü tehdit altında olacak ülkelerin sınırlarına, her ne şekilde olursa olsun geri göndermeyecek veya iade etmeyecektir”. Yine bu sözleşmenin 3. Maddesine göre Interpol mekanizmasını siyasi konularda işletilmeyecektir. Ancak buna rağmen İnterpol siyasi sığınmacılar için bir baskı aracı olarak kullanılmaya devam etmektedir.
Avrupa Göçmen Emekçiler Birliği (AGEB) olarak siyasi ilticacılar üzerinde baskı aracı olarak kullanılan İnterpol terörüne karşı mücadeleyi yükseltmeye çağırıyoruz. TC devletinin keyfi biçimde çıkardığı ve emperyalist devletlerin de buna ortak olduğu bu mekanizmaya dur diyoruz. Devrimci kimlik meşrudur, bu meşruluk hiçbir baskıya boyun eğmeyecektir. Tüm duyarlı kamuoyunu, devrimci, demokrat ilerici kurum ve kuruluşları Nusret GÖZÜPEK’le dayanışmaya çağırıyoruz.
Nusret GÖZÜPEK derhal serbest bırakılmalıdır!
İnterpol aramalarına son verilmelidir!
AVRUPA GÖÇMEN EMEKÇİLER BİRLİĞİ (AGEB)
16.12.2021
