Gerçekleri yasaklayamazlar!
Armenak’ta anlatılanlar bilinsin istemiyorlar.
Prof. Dr. Serdar M. Değirmencioğlu
Türkiye’de bazı sözcükler yasaklı. Bunlardan biri işgal. İşgal demek; işgalci demek yasak. Mahmut Alınak“işgalci” dediği için tutuklandı. “Bunlar marazi ırkçılar ve işgalcilerdir!” başlıklı yazısında şöyle diyordu:“Bunlar öyle ırkçı ki, Türkçe yazılmayan tabelalara bile düşmandırlar. Belediye zabıtaları işyerlerindeki Arapça tabelaları indirip çöpe attılar. Bu ırkçıların Kürtçe ve diğer mazlum dillere olan tavrını biliyorduk, ama Arapçaya düşman olacakları aklımıza gelmezdi. Aslında yaptıkları şey, Türk halkını ırkçılığı pompalayarak uyuşturmak.. Türk olmayan halkları da bu tür yasaklarla baskı altına alıp korkutmaktır. Irkçılık bir insanlık suçudur ve bunlar bu suçu işliyorlar. İnsanlığın vicdan terazisinde bunların yeri yoktur.”Armenak neden yasaklandı, bu sözlerden anlaşılabilir. Rejim gerçekler bilinsin istemiyor. Armenak’ta anlatılanlar bilinsin istemiyor.
Bir belgesel neden yasaklanır? Yasaklayanlar, belgeselin içerdiği gerçeklerden ve gerçeklerin yapacağı etkiden korkuttuğu için. Rejim 2015’den beri var olabilmek için bir savaş ve ölüm siyaseti güdüyor.
Bu siyasete temel olacak zemini yaratmak için yıllar boyunca milyonlarca insanı Çanakkale’ye taşıdılar. İman şehitlerini anlattılar;yani din için ölmeye giden ve öle öle savaş kazananlar efsanesini işlediler. Bu yetmedi, yalnız ve yalnız propaganda amacı taşıyan dizileri yıllarca yayında tuttular. Savaş siyaseti için bu da yetmedi. Kin ve nefreti çoğaltmak için açık açık ırkçılık propagandası yaptılar. Amaç, tam da Alınak’ın söylediği gibi, insanların akıllarını uyuşturmak ve düşmanlığa yönlendirmekti. Armenak işte bu siyasi iklimde yasaklandı. Irkçılık propagandası yapıldığı dönemde halkların kardeşliğini anlatan bir belgesel kabul görür mü? Tarihin gerçeklerden uzağa, tümüyle propagandaya dönüştürüldüğü bir dönemde gerçekleri ve devrimciliği anlatan bir belgesel nasıl gösterime girebilir? Polisin destan yazdığını, Gezi Direnişi ve yolunu açtığı isyanların bir komplo olduğunu söyleyen bir diktarejiminin Armenak’tan korkması hiç şaşırtıcı değil.
Ermenileri, devrimcileri, ateistleri düşman olarak belletmeye çalışanlar; doğruluğu, dürüstlüğü ve adaleti benimsemiş bir dava adamının öyküsünden, gerçek öyküsünden elbette çekinecekler. Yasaklasınlar. Gerçekler yasaklanamaz. Belgeseller bunun için var. Belgeseller toplumsal bellek işlevi görür.
Bu nedenle, belgeselleri hem önemsemek, hem de desteklemek gerekiyor.
* “Bu Suça Ortak Olmayacağız!” bildirisini imzaladığı için 2016’da işinden atılan, 2017’de KHK ile ömür boyu kamu hizmetinden yasaklanan Prof. Dr. Serdar M. Değirmencioğlu, kendisi gibi imzacı olan Can Candan ile dört yıl süren “3 Saat: Bir ÖSS Belgeseli” belgesel çalışmasını gerçekleştirmişti.
