Dersim: 6 Mayıs günü Dersim Geyiksuyu Okurlar (Askesor) köyünde TC ordusu ile TKP/ML’ye bağlı TİKKO gerillaları arasında çıkan çatışmada yaşamını yitiren Haydar Arğal bugün Dersim’de güneşe uğurlandı.
Dersim Partizan ve Yeni Demokrat Gençlik’in çağrısıyla TİKKO şehidi Haydar Arğal’ın cenazesi, Dersim Cemevi’nden alınarak Asri Mezarlığı’na defnedildi. Sabah saatlerinden itibaren İzmir, Mersin, Aydın, Ankara, İstanbul, Ankara, Adana, Elazığ ve Erzincan ile Dersim merkez ve ilçelerinden Haydar Arğal’ın arkadaşları, yoldaşları ve ailesi cenaze törenine katıldı.
HDP-HDK, ESP, DHF, EMEP ve DBP’nin katılım sağladığı cenaze töreninde sık sık, “Gerillalar ölmez yaşasın halk savaşı”, “Murat Tekgöz, Haydar Arğal ölümsüzdür”, “Önderimiz İbrahim, İbrahim Kaypakkaya”, “Devrim şehitleri ölümsüzdür” sloganları atıldı.
Cenaze töreni, Geyiksuyu şehitleri şahsında tüm devrim ve komünizm şehitleri için yapılan bir dakikalık saygı duruşuyla başladı. Saygı duruşunun ardından Partizan, PŞTA ve YDG adına konuşmalar gerçekleştirildi.
“İdealleri rehberimiz, isimleri kavga şiarımız olacak!”
Partizan adına yapılan konuşmada, 6 Mayıs gecesi başlayan ve 7 Mayıs’a kadar devam eden çatışmada, iki Partizan’ın yoldaşlarından devraldığı direniş bayrağını ardıllarına bırakarak Dersimin kalbine gömüldüğüne vurgu yapıldı. Yoldaşlarından devraldıkları bayrağı her daim taşıyacaklarını bildiren Partizan açıklamasında şunlara değinildi: “Her vadisinde, her koyağında ve her patikasında bir partizanın gülüşüne, direnişe tanıklık ve yoldaşlık eden Dersim dağları, 6 Mayıs gecesi iki yiğit partizanın karanlığı yırtan namlularının sesine tanık oldu! 22 Ekim gecesi Şahverdi’de yankılanan halk savaşçılarının sloganları bugün Geyiksuyu’nda yoldaşlarının sesiyle yankılanmıştır. Cengiz, Hakan ve Özgüç’e verilen kavga yeminleri Geyiksuyu’nda karşılığını bulmuştur.
Kürt halkına, işçi sınıfına, halk genliğine, kadınlara, LGBTİ’lere yönelik saldırıların karşılıksız kalmayacağının, halkımıza yönelen her saldırının bir karşılığı olduğunu iki halk savaşçısı son nefeslerine kadar çatışarak bir kez daha yinelemiştir. Kanlarıyla kızıllaştırdıkları ve bugün yoldaşlarına devrettikleri kızıl bayrak daima ileri taşınacak, idealleri rehberimiz, isimleri kavga şiarlarımız olacaktır!”
“Halk Savaşçıları Mücadele Azmimizdir!”
YDG adına yapılan konuşmada ise şunlara dikkat çekildi: “Toprağa düşen her devrim şehidi mücadele azmimizi körüklüyor. Toprağa düşen her halk savaşçısı, gençliğin isyan dolu mücadelesinde yaşamaya devam ediyor. Toprağa düşen her gerilla, mücadeleye olan inancımızı, düşmana karşı olan öfkemizi ve bilincimizi geliştiriyor.
Buradan ilan ediyoruz ki, halk gençliğinin özgür bir gelecek mücadelesinde yan yana, omuz omuza yürümekten ve direnişi birlikte paylaşmış olmaktan onur duyduğumuz Haydar Arğal’ın anıları ve son nefesine kadar direnişi büyüten Murat Tekgöz’ün devrime olan sevdası daima bize yol gösterecektir! Devrim şehitlerinin ideallerini sürdürecek, onların kavgasını büyüteceğiz! Onlardan devraldığımız, direniş bayrağını yükseklerde dalgalandıracağız!”
“Devrimcilerin cenazelerine sahip çıkmak bir halk geleneğidir”
YDG’nin ardından PŞTA adına yapılan konuşmada ise, Murat Tekgöz’ün cenazesine yönelik polis baskıları ve aileye yönelik yapılan tehditler hatırlatılarak, bu baskılara boyun eğmeyeceklerini ve evlatlarının cenazelerine her daim sahip çıkacakları vurgulandı. Devrimcilerin cenazelerine yönelik bu saldırıların bir devlet geleneği olduğunu bildiren konuşmada, şehit cenazelerine sahip çıkmanın ise bir halk geleneği olduğu vurgulandı. PŞTA adına yapılan konuşmada son olarak yapılan bu baskılara karşı sessiz kalınmayacağı bildirilerek, ailelere ve gençlere cenazeleri sahiplenme çağrısı yapıldı.
Polis’in cenazeye tahammülsüzlüğü!
Yapılan konuşmaların ardından şehit Arğal’ın yoldaşları mücadele yeminleri ederek, yoldaşlarının mevzisinin boş kalmayacağını bildirdi. Cenaze töreninin ardından, Cemevi önünde kitle bir kortej oluşturarak yürüyüşe geçti. “Halk savaşçıları ölümsüzdür, Şehid Namirın/Partizan”, “Sınırlı bir yaşamı, sınırsız bir davaya adayanlar ölümsüzdür/PŞTA”, “Halk savaşçıları mücadele azmimizdir!/YDG” yazılı pankartların açıldığı yürüyüşte Arğal’ın cenazesini yoldaşları ve ailesi omuzlarında taşıdı.
Cemevi’nden şehit Arğal’ı ölümsüzlüğe uğurlamak için yola çıkan kitlenin önüne polis TOMA ve zırhlı araçlarla barikat kurdu. Kurulan polis barikatına ve engellemelere rağmen kitle mezarlığa kadar cenazeyi slogan ve marşlar söyleyerek getirdi.
“Sinan ve Rıza yoldaş ölümsüzdür, hesabını soracağız”
Cenaze mezarlığa getirildiğinde burada Türkiye Komünist Partisi/Marksist Leninist (TKP/ML) ve Türkiye Marksist Leninist Gençlik Birliği (TMLGB) militanları “Sinan ve Rıza yoldaş ölümsüzdür, hesabını soracağız-TKP/ML TİKKO TMLGB” yazılı bir pankartla çıkarak Geyiksuyu’nda şehit düşen yoldaşlarını selamladı.
Militanlar yoldaşlarının tabutunun üzerine parti bayrağı örterek mücadele yeminleri etti. Militanlar ardından Dersim Bölge Komutanlığı adına bir açıklama okudu. Dersim Bölge Komutanlığı adına yapılan açıklamada, “Sinan ve Rıza yoldaşların şehadeti; kendi kaderini ellerine almaya çalışan Kürt ulusunun aylardır faşizme karşı sokak sokak, barikat barikat sürdürdüğü can bedeli mücadelenin bir parçasıdır!” denildi.
Faşist TC ordusunun Halk Ordusu’na yönelik gerçekleştirdiği bu operasyonların bir tesadüf olmadığı vurgulanan açıklamada, “Partimiz TKP/ML’ye bağlı TİKKO, halkımıza faşizmin en dizginsiz hallerinin yaşatıldığı bu süreçte devrimci silahlı bir güç olarak faşist TC devletine meydan okumakta, düzenlediği askeri saldırılarla halkın umudu, egemen sınıfların korkusu olmaya devam etmektedir.
Sinan ve Rıza yoldaşların şehadeti; kendi kaderini ellerine almaya çalışan Kürt ulusunun aylardır faşizme karşı sokak sokak, barikat barikat sürdürdüğü can bedeli mücadelenin bir parçasıdır! Sinan ve Rıza yoldaşların şehadeti; Çeşitli milliyetlerden Türkiye işçi sınıfı ve emekçilerin, hak gasplarına, yoksulluğa ve sömürüye karşı sürdürdüğü dişe diş mücadelenin bir parçasıdır!”
“Direnişi büyütmek boynumuzun borcudur!”
Haydar Arğal ve Murat Tekgöz’ün intikamının alınacağının dile getirildiği açıklama şu sözlerle sona erdi: “Ölümsüzlük mertebesine erişen şehit yoldaşlarımızın dağlarda kan ve can pahasına kazandırdıkları direniş mevzileri doldurulmayı beklemektedir. İnancımız odur ki halk gençliği kendisine iletilen bu mesajı almıştır ve gerekeni yapmakta tereddüt etmeyecektir!
Şehitlerimizin hesabını sormak ve Halk Savaşını büyütmek için dağlarda, sokaklarda, fabrikalarda ve okullarda direnişi büyütmek boynumuzun borcudur!
Analarımızın gözyaşlarına ant olsun ki Sinan ve Rıza yoldaşların intikamını alacağız!
Katledilen yüzlerce yoldaşımızın kanları üzerine ant olsun ki uğruna canlarını verdikleri ideallerini gerçek kılacağız!”
Militanlar yaptıkları açıklamanın ardından, “Gençler dağlara Partizanlara”, “Katil devlet hesap verecek”, “Yaşasın partimiz TKP/ML, Halk Ordusu TİKKO, TMLGB”, “Marks Lenin, Mao önderimiz İbo savaşıyor TİKKO” sloganlarıyla geri çekildi.
“Seni Beşlerime emanet ediyorum”
Militanların geri çekilmesinin ardından şehit Arğal, 21 Ekim 2015’te TC ordusuyla girdikleri çatışmada ölümsüzleşen Hakan Çakır (Yurdal) ve 2 Şubat 2011’de göçük altında kalarak ölümsüzleşen Beş Kızıl Karanfil (Sefagül Kesgin, Nurşen Aslan, Gülizar Özkan, Fatma Acar ve Derya Aras)’ın yanına toprağa verildi. Mezarı karanfiller ve flamalarla süslenen Arğal’ın babası, “Seni Beşlerime emanet ediyorum. Tırnaklarınla kazarak göçük altından çıkardığın yoldaşlarına emanet ediyorum. Seninle gurur duyuyorum” diyerek oğluna veda etti. Arğal’ın ablası Gamze Arğal ise, “Abim sana verdiğim sözü tuttum. Bak hiç ağlamadım” dedi.
Cenazenin ardından kitleye polis baskısı devam etti
Mezarlığa giden yolun iki yerine kontrol noktası kuran polis, cenaze defin işlemlerinin ardından cenazeye katılan kitleye GBT yaptı. Cenazeye katılım sağlayan herkese baskı amaçlı keyfi uygulamalar yapan polis, cenazeye katılan tüm araçları durdurarak araçlarda arama yaptı. Partizan pankartlarının ve şehitlerin fotoğraflarının olduğu dövizleri taşıyan aracı durduran polisler, aracın içerisinde bulunanları karakola götürdü.
